Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:

"MERSİN SADECE ŞEHİRLERDEN BİR ŞEHİR DEĞİLDİR"

Mersin sadece şehirlerden bir şehir değildir. Mersin bu ülkenin, bu milletin huzurunun güvencesidir. Mersin birliğimizin, dirliğimizin, birlikte yaşama kültürümüzün sembolüdür. Toroslar'da, Yörük çadırlarının üstünde tüten duman sönmedikçe devletimiz de, milletimiz de istikbale güvenle bakmaya devam edecektir.

Mersin'de diğer vilayetlerimizden gelen, kendini Mersinli kimliğiyle ifade eden, şehrine aidiyet duyan insanların sarsılmaz birlikteliği başka hiçbir kıymetle ölçülemez.

"BU ŞEHİR DÜNYAYA KARDEŞLİK HUKUKU VERİYOR"

Mersin'de sinesine gelen hiç kimseyi 'yörük' diyerek küçümsememiş, Kürt diyerek ötekileştirmemiş, Arap diyerek dışlamamış, Suriyeli diyerek hakir görmemiş, şu şehirden, bu şehirden diyerek sınıflandırmamıştır. Çünkü burası medeniyetler yatağı, coğrafyamızın kadim halklarının ve inançlarının tamamının bakiyesine ev sahipliği yapan bir şehirdir. Mersin'in bu göz alıcı tablosuna kimse halel getiremez. Allah'ın izniyle bu şehir dünyaya kardeşlik hukuku dersi veriyor, vermeye de devam edecektir.

Doğu Akdeniz'in en stratejik liman şehri olarak ekonomimize can katmaya devam edecek. Bereketli topraklarıyla sadece kendi vatandaşımızı değil, tüm insanlığı beslemeye devam edecek. Velhasıl, beşeri zenginliğiyle, fiziki coğrafyasının güzelliğiyle, muhteşem potansiyeliyle Mersin, Türkiye yüzyılında adından daha çok söz ettirecek.

Mersin'deki bu güzel iklimi bozmayı, Allah'ın izniyle kimse başaramayacak. Hiçbir siyasi çıkar, hiçbir sosyal ve kültürel farklılık, hiçbir şahsi hesap Mersin'i Akdeniz'in örnek şehri yapan bu vasfına zarar vermenin gerekçesi olamaz. AK Parti'nin 22 yılı geride bırakan iktidarları döneminde Mersin'in nereden nereye geldiğini akıl ve vicdan sahibi herkes kabul edecektir. Bu şehrin siyasi, etnik, mezhebi fanatizme değil zengin potansiyelini harekete geçirecek vizyona, esere, hizmete yatırıma ihtiyacı var. Mersin'e işte bu gözle bakıyoruz. Mersinliye işte bu hissiyatla sahip çıkıyoruz. Mersinli kardeşlerimizin de bizim bu hasbi yaklaşımımıza samimi yürek açışımıza karşılık vereceğinden şüphe duymuyoruz.

Bugüne kadarki Seçim sonuçlarının sebeplerini Mersinli'de değil, kendimizde arıyoruz. Suç varsa bizim, yanlış varsa bizim. Ama bunu hep beraber telafi edeceğiz. Demek ki daha çok çalışmamız, daha çok gönüle girmemiz, daha çok emek vermemiz, ter dökmemiz gerekiyor. İnşallah kongremiz böyle bir dönemin, yeni bir heyecanın, yeni bir atılımın miladı olacaktır.

Ülkemizin ilk 80 yılına asırların yorgunluğuyla, Birinci Dünya Savaşı'nın yükü altında kalan Osmanlı'dan Cumhuriyete geçişin sancıları damga vurmuştur. Tek parti faşizminin milletimizin inancına, tarihine, kültürüne yönelik tahrip edici baskıcı politikalarının ağır bedellerini ödedik. Bu tahribatın önü rahmetli Menderes'le birlikte başlayan bir demokrasi ve kalkınma hamlesiyle kesilmeye çalışıldı. Ama Türkiye'nin büyümesini güçlenmesini kendi ayakları üzerine dikilmesini istemeyen emperyalistlerde boş durmadı. Ülkemizi darbeler, cuntalar, ideolojik kavgalar, ekonomik çöküşler, sosyal çalkantılarla dolu bir döneme soktular. Bu sancılı yıllar darbelerin ardından bizim çocuklar başardı mesajını kulaktan kulağa fısıldayanların eseridir.

"ESKİ TÜRKİYE ARTIK BİTTİ"

Eski Türkiye artık bitti. Bu kaos fırtınası Türkleri sadece sokaklarını temizleyecek, fabrikalarında çalışacak işçiler olarak görenlerin adımıdır. Rahmetli Özal bu oyunu fark edip siyasi ve ekonomik reformlarla ülkemizi asli istikametine çevirmek istediyse de kirli oyunlarla başa çıkamadı. Merhum Özal'a neler yapıldığını hangi iftiraların atıldığını hiçbir zaman unutmadık. İşte 80 yıllık bu sancılı sürecin ardından AK Parti adeta bir Anadolu ihtilali ile iktidara geldi.

Tabii ki bu devrim öyle kolay gerçekleşmedi. Devrin müesses nizamı ve arkalarındaki güç odakları AK Parti'nin öncülüğündeki Anadolu ihtilaline karşı da büyük bir direnç gösterdi. Siyasi ve toplumsal provokasyonlardan hukukun ayaklar altına alındığı Cumhurbaşkanlığı seçimi krizlerine kadar nice senaryolar devreye alındı. Yetmedi, bölücü örgütünden FETÖ'suna hatta sınırlarımıza dayanan DEAŞ’ına kadar envai çeşit cinayet şebekesini harekete geçirdiler. Bölücü örgütün hiçbir ahlaki ve akılcı gerekçesi olmayan çukur eylemlerini hatırlayın.

Gerçekten bu millet üzerine akın akın gelen saldırılar karşısında gösterdiği asil duruşla kadınıyla, erkeğiyle, genciyle, yaşlısıyla her bir ferdiyle namusunu çiğnetmemiş, Asım’ın nesli olduğunu ispatlamıştır. Tabii milletimizin bu güçlü desteği AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak mesuliyetimizi daha da artırmaktadır. Çalışmak, daha fazla çalışmak. Türkiye Yüzyılının önündeki tüm engelleri tek tek kaldırmak zorundayız.

Mersin’in beşeri zenginliği ülkesi ve bölgesindeki her gelişmeyle yakından ilgilenmesini mecburi kılıyor. Mesela Suriye'deki 61 yıllık Baas rejiminin yıkılması ve ülkede kuşatıcı yeni bir yönetimin iş başına gelmesinin Mersine etkisi olacaktır. Çünkü burası halen 183 binin üzerinde geçici koruma statüsündeki Suriyeli muhaciri misafir eden, ensar ruhlu bir şehirdir.

Ülkelerindeki evlerini, işlerini yeniden ayağa kaldıracak Suriyeli kardeşlerimizden bir kısmı şüphesiz vatanlarına geri dönecektir. Suriye toparlandıkça, zulmün ve yıkımın izleri silindikçe inşallah ülkemiz de birlikte tüm dünyadan muhacirler dönüş yoluna girecektir. Ama hep söylediğimiz gibi kalanlara kapımız da gönlümüz de daima açık olacaktır. Biz zalimler gibi kimseyi zorla yerinden etmeyiz, kimsenin hayatını zindana çevirmeyiz. Kendini bilmez 3-5 ırkçı fanatiğin Türkiye-Suriye dayanışmasına gölge düşürmesine göz yummayacağız. Suriye'nin siyasi birliğini, toprak bütünlüğünü, sosyal barışını, imanını sağlamaya yönelik her gayrete destek vereceğiz.

Görüyoruz ki Türkiye'ye özellikle büyük bir teveccüh ve güven söz konusu. Suriyeli kardeşlerimizin Türkiye deyince yüzü gülüyor. Bunu geleceğimiz adına çok kıymetli bir kazanım olarak değerlendiriyoruz. Bu ülkenin topraklarını işgal eden terör örgütlerini ya silah bıraktırarak ya bertaraf ederek Suriye üzerinde yeni senaryolar uygulanmasının önüne geçmekte kararlıyız. Bilhassa ülkenin üçte birini işgal altında tutan YPG terör örgütüne karşı en küçük bir müsamahamız yoktur. Yakında bu meseleyi kökten çözerek adımları atmaya başlayacağız. Örgütün çok güvendiği güçlerin bölgedeki çıkarları ve hesapları değiştiği için gölgesine sığınarak küstahlaşacakları kimseyi bulamayacaklar.

Mersin’de gece saatlerinde berbere ateş açıldı Mersin’de gece saatlerinde berbere ateş açıldı

"BU YENİ DÖNEM MERSİN'İN ÖNÜNDE FIRSAT PENCERELERİ AÇACAKTIR"

İşte 2-3 gün önce biliyorsunuz, Suriye'nin Dışişleri Bakanı, Savunma Bakanı birlikte ziyaretime geldiler. Benden sonra Dışişleri Bakanımla, Savunma Bakanımla, İstihbarat Başkanımızla ayrıca toplantılar yaptılar. Çünkü şimdi hazırlığımız Suriye'nin geleceğine. Kardeşlerim, bu yeni dönem Mersin'in önünde de büyük fırsat pencereleri açacaktır. Şehrimizin şimdiden buna kendini hazırlaması gerekiyor. Aynı şekilde Gazze'de ateşkesle sağlanmaya çalışılan barış da bölgenin siyasi ve sosyal atmosferini değiştirecektir.

"BÖLÜCÜ TERÖR BELASI ÖYLE VEYA BÖYLE BERTARAF EDİLECEKTİR"

Yine Mersin'i yakından ilgilendiren bir diğer gelişme terör örgütü PKK'nın feshedilmesini, silahlarının teslim edilmesini ve militanlarının dağıtılmasını hedefleyen gayretlerdir. Cumhur İttifakı ortağımız Sayın Bahçeli'nin konuyu gündeme getirmesiyle başlayan gelişmeler nihai aşamasına yaklaşmaktadır. Bölücü örgüt, şayet elebaşının çağrısını dinleyip gereğini yerine getirirse siyasi uzantısı da üzerine düşenleri yaparsa bunun kazananı 81 vilayeti ve 85 milyon ferdiyle tüm Türkiye olacaktır.

Eğer örgüt çağrıya uymayı reddeder, siyasi uzantısı da ipe un sermeye kalkarsa biz zaten başarıyla yürüttüğümüz operasyonlarımızla meseleyi kendi mecrasında çözeriz. Tercihimiz ülkemizin 40 yılına, on binlerce canına, yüzlerce milyar dolar kaynağının heba olmasına yol açan bu meselenin suhuletle, samimiyetle, kalıcı ve kati bir şekilde tarihe karışmasından yanadır. Bununla birlikte merhum Akif'in "Yumuşak başlı isem kim dedi uysal koyunum? Kesilir belki fakat çekmeye gelmez boynum" mısralarındaki mesajını da kimse unutmasın. Bölücü terör belası öyle veya böyle bertaraf edilecektir.

Muhabir: Melissa Culha