Türkiye genelinde tatlı su kaynakları, giderek azalan su seviyeleri ve artan kirlilikle tehdit altında. Bu tehlikenin en belirgin örneklerinden biri de Isparta’daki Eğirdir Gölü. İddialara göre, son yıllarda gölde su seviyesinde ciddi düşüşler gözlemleniyor. Bazı bölgelerde 500 metreyi aşan su çekilmeleri, gölü kuruma ve kirlilik tehlikesiyle karşı karşıya getiriyor.
Göl su seviyesindeki yaklaşık yüzde 70 oranında azalma, kirliliğin su ve göl dip çamurunda aşırı artmasına yol açarken, bu durum su bitkilerinin kontrolsüz şekilde çoğalmasına ve gölün bataklık haline dönüşmesine neden oluyor.
Eğirdir Gölü çevresinde yaşayan ve sahil kesimlerinden birinde işletmesi olan bir vatandaş, bu durumu şu sözlerle ifade ediyor: “Tedbir yok. Yaz geldi geçti. Bir ot temizliği bile yapılmadı. Gölün dibi bataklığa döndü. Istakoz ölüsü çok fazla. 20 yıldır feryat ediyoruz. Bu konuştuklarımızda kimsenin duyacağını sanmıyorum. Siyasetçilerin biri yapıyor biri bozuyor. Lafa gelince Eğirdir sevdalısıyız. Ama kimse Eğirdir’i seviyor gibi hareket etmiyor.”
Başka bir vatandaş ise su seviyesindeki düşüşün ve kerevit popülasyonundaki artışın göldeki oksijen yetersizliğinden kaynaklandığını belirterek “Son beş yılda su seviyesinde 300 metreye kadar bir açılma söz konusu. Bu sene kerevitin çok olduğu söyleniyor. Kerevitin çok olmasının sebebi, gölde oksijen miktarının bittiği, artık kerevitin de kendini dışarıya attığı iddia ediliyor. En büyük sıkıntımız ise bizim ülkemizde siyaset seçimden iki ay önce başlıyor. Propagandalarla, yalanlarla… Görmüş olduğunuz gibi, sonrasında bitiyor. Seçimden önce sevgili vekillerimiz buraya su getiriyordu, kanallar açıyordu, bütçeler çıkmıştı. Seçimler geçeli bir buçuk yıl oldu. Eğirdir Gölü’ne bir çivi çakılmış değil.”ifadelerini kullandı.
