Kent merkezine 20 kilometre uzaklıktaki merkez Yenişehir ilçesine bağlı İnsu köyünde mağarada bulunan kaya resimleri heyecan yarattı. Yaklaşık 8 bin yıllık olduğu tahmin edilen ve petroglif tekniği ile çizilen kaya resimlerinin neolitik ya da kalkolitik dönemden kaldığı düşünülüyor. Dönemin faunası hakkında bilgi veren figürlerin büyük bir kısmı ise tahrip olmuş durumda. Kent merkezine 20 dakika mesafedeki kaya resimlerini inceleyen Mersin Üniversitesi (MEÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Murat Durukan, mağaranın koruma altına alınarak çalışma yapılması ve bölgenin turizme kazandırılmasını istedi.
Resimlerin gerçekçi bir üslupla çizildiğini kaydeden Prof. Dr. Durukan, "Mersin'e 20 kilometre uzaklıkta İnsu köyünde çok kısa süre önce keşfedilmiş olan kaya resimlerinin önündeyiz. Bunlar günümüzden yaklaşık 5 ila 8 bin yıl öncesine ait olduğunu tahmin ettiğimiz, petroglif tekniğiyle dediğimiz kaya yüzüne kazıma tekniği ile yapılmış olan, dönemin faunasını anlatan kaya resimleri. Çok gerçekçi üslupla yapılmış betimlemeler. Hayvan çeşitliliği hakkında birtakım ipuçları veriyor. Özellikle dağ keçileri, sanatsal özelliği olan ince bir zevkle yapılmış, onun yanı sıra bazı fantastik yaratıklar gözümüze çarpıyor. Uçan ve yüzen bazı yaratıklar bunlar" dedi.
Mağaranın koruma altına alınmasını isteyen Prof. Dr. Durukan, "Bunların önemli özelliği, şehir merkezine son derece yakın olmaları. Kent merkezinden yaklaşık 20 dakikalık mesafede bulduk bunları. Son 5 yılda orta Toroslar dediğimiz bu kuşakta Mersin'in dağlık bölgesinde neolitik ya da kalkolitik buluntularla pek karşılaşmamıştık ancak son 5 yıl içerisinde yapılan araştırmalarla bunların sayısını arttırmış bulunmaktayız. Burası şehir merkezine en yakın örnekler. Üzücü olan kısmı ise geniş bir alan yayılmış olan kaya resimlerinin büyük ölçüde tahrip olmuş olması. Elimizde çok az bir örnek kalmış. Bununla birlikte burada neolitik ya da kalkolitik dönemden bir yerleşim olduğunu anlayabiliyoruz. Hem bilimsel hem de turistik açıdan önemli bir cazibe merkezinden bahsediyoruz. Burası şu an bir hayvan barınağı olarak kullanılıyor. Yetkililerin burayı bir an önce tescil etmesi koruma altına alması gerekiyor" diye konuştu.
Resimlerin gerçekçi bir üslupla çizildiğini kaydeden Prof. Dr. Durukan, "Mersin'e 20 kilometre uzaklıkta İnsu köyünde çok kısa süre önce keşfedilmiş olan kaya resimlerinin önündeyiz. Bunlar günümüzden yaklaşık 5 ila 8 bin yıl öncesine ait olduğunu tahmin ettiğimiz, petroglif tekniğiyle dediğimiz kaya yüzüne kazıma tekniği ile yapılmış olan, dönemin faunasını anlatan kaya resimleri. Çok gerçekçi üslupla yapılmış betimlemeler. Hayvan çeşitliliği hakkında birtakım ipuçları veriyor. Özellikle dağ keçileri, sanatsal özelliği olan ince bir zevkle yapılmış, onun yanı sıra bazı fantastik yaratıklar gözümüze çarpıyor. Uçan ve yüzen bazı yaratıklar bunlar" dedi.
Mağaranın koruma altına alınmasını isteyen Prof. Dr. Durukan, "Bunların önemli özelliği, şehir merkezine son derece yakın olmaları. Kent merkezinden yaklaşık 20 dakikalık mesafede bulduk bunları. Son 5 yılda orta Toroslar dediğimiz bu kuşakta Mersin'in dağlık bölgesinde neolitik ya da kalkolitik buluntularla pek karşılaşmamıştık ancak son 5 yıl içerisinde yapılan araştırmalarla bunların sayısını arttırmış bulunmaktayız. Burası şehir merkezine en yakın örnekler. Üzücü olan kısmı ise geniş bir alan yayılmış olan kaya resimlerinin büyük ölçüde tahrip olmuş olması. Elimizde çok az bir örnek kalmış. Bununla birlikte burada neolitik ya da kalkolitik dönemden bir yerleşim olduğunu anlayabiliyoruz. Hem bilimsel hem de turistik açıdan önemli bir cazibe merkezinden bahsediyoruz. Burası şu an bir hayvan barınağı olarak kullanılıyor. Yetkililerin burayı bir an önce tescil etmesi koruma altına alması gerekiyor" diye konuştu.